Aile Konutu ve Tahliye Taahhütnamesi
Aile Konutu Nedir?
Aile konutu, eşlerin ve varsa çocukların birlikte yaşadıkları ve ailenin yaşam merkezi olarak kabul edilen konuttur.
Tahliye Taahhütnamesi Nedir?
Tahliye taahhüdü kiracının belli bir tarihte kiralananı boşaltıp kiraya verene teslim edeceğini taahhüt ettiği beyanıdır.
Kanuni şekil şartına uygun yapılmış bir taahhütname ile kiraya veren, kiracıyı, kiralanandan çıkartabilecektir.
Ancak burada dikkat edilmesi gereken husus, tahliyesi sağlanacak konutun aile konutu olup olmadığıdır. Gerekli şartların bulunması halinde konutun tahliyesi, aile konutu sıfatına sahip olunması halinde engellenebilecektir.
İcra Takibine Aile Konutu Savunması Yapılabilmesinin Şartları
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu T.26.10.2005 E.2005/676 K.2005/600 sayılı kararında;
‘‘Bu hüküm göstermektedir ki, aile konutu özel bir konuma ve öneme sahip kılınmış ve üzerindeki tasarruf yetkisi yasa ile sınırlandırılmıştır. Takibe ve tahliyeye konu taşınmazın aile konutu olduğunun belirlenmesi halinde bu yasal gereklerin yerine getirilip getirilemediğinin araştırılması gerekecektir. Öyleyse, mahkemece öncelikle bu iddia üzerinde durulmalı ve şikayetçinin bu yerin “aile konutu” olduğunun tespitine yönelik olarak açılmış bir davasının ve aile mahkemesince yapılmış bir belirlemenin bulunup bulunmadığı, araştırılmalı; sonucuna göre gerektiğinde şikâyetçiye tahliyesi istenen taşınmazın aile konutu olduğunu ispata yönelik olarak aile mahkemesine dava açma yetkisi ve olanağı verilmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir…’’
Tespitinde bulunmuştur. Buna göre, konutun tahliyesi amacıyla başlatılan icra takibine aile konutu olduğu savunması yapılabilecektir. Aile konutu olduğu savunmasını yapacak olan taraf, bu iddiasını ispatlamak amacıyla dava açma hakkına sahip olacaktır. Açılacak dava sonucunda konutun aile konutu olduğu tespit edilip, tahliye taahhütnamesinde diğer eşin taahhütnamede rızasının olmadığı anlaşıldığında icra takibi iptal edilebilecektir.
Ancak güncel yargı kararları incelendiğinde yukarıda verilen Yargıtay kararındaki uygulamanın terk edilmeye başlanmış olduğu görülmektedir. Herhangi bir hak kaybına uğramamak için güncel yargı kararlarının da incelenmesi gerekmektedir. Şöyle ki;
Antalya BAM 6 HD 2022/1054-1010 24.05.2022 kararında;
‘‘Tahliye Taahhüdü takibine yapılan aile konutu itirazında; en geç takip tarihine kadar sözleşmede imzası olmayan diğer eş, malike mecurun aile konutu olduğu hususunda bildirimde bulunmamışsa aile konutu itirazı dinlenilmez’’
Yargıtay 8 HD. 2017/4794E., 2018/11923K. sayılı 02.05.2018 Tarihli kararında;
‘‘Fer’i müdahilin Aile Mahkemesine başvuru tarihi 26/02/2016 olup icra takip tarihinden sonraya aittir. Kaldı ki Aile Mahkemesince verilen karar taşınmazın aile konutu olduğu hususuna ilişkin olmadığı gibi tahsis kararı da davanın tarafı olmayan davacı alacaklıyı da bağlamaz. Zira TMK’nın 194. maddesinde, konutun eşlerden biri tarafından kira ile sağlanmış ise sözleşmenin tarafı olmayan eşin, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı haline geleceği düzenlenmiştir. Bu durumda dava konusu kiralananın aile konutu olması halinde dahi fer’i müdahil talep eden eş takip tarihine kadar kiralayana bir bildirimde bulunmadığından kira sözleşmesinin tarafı haline gelmez.’’
Tespitinde bulunulmuştur. Buna göre, güncel yargı kararları incelendiğinde, kira sözleşmesinin tarafı olmayan eşin, başlatılan icra takibine, aile konutu savunması yapabilmesi için, konutun aile konutu olduğuna ve diğer eşin kira sözleşmesinin tarafı olduğuna ilişkin yazılı bildirimin en geç icra takibi başlatılması anına kadar malike ulaşması gerekmektedir.
Aksi halde yalnızca konutun aile konutu olduğuna ilişkin itiraz, tahliye taahhütnamesine dayanarak başlatılan icra takibinin iptal edilmesi için yeterli olmayacaktır.
Diğer yazılarımıza da göz atmak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.